24 Temmuz 2012 Salı

HÜLYA ABİ .....

       Küçük ve kısa bir seyaht için havalimanı yolundayım . Hava kabus gibi sıcak ve nemli . İnsana nasıl sıkıntı basıyor anlatamam . Gerçi klima diye son yy'ın icadından yararlanıyoruz ama bogulmaya çare yok . Hele de boguntulu konular gündemi meşgul ediyorsa ....
       Açıkçası seyehate gitmek üzre olan benim 1.gündem konum o mesele olmasa da , kafama takılmasına da engel olamadım . Aldım elime BlackBerry 'yi içimi bloguma döküyorum ...
       Evettttttt Hülya Avşar ve Altın Portakal Juri Başkalığı meselesi . Başta şunu soylemek isterim ki : Kesin ve kesin Hülya Avşar 'ın bu konuda destekçisiyim . Daha dogrusu uzun zamandır fiyaskolarla dolu Antalya Altın Portakal Sinema Festivali'nin kendini toparladığına inanıyorum . Harika bir juri baskanı secimi yapmış . Zira yeni ve gayet akıcı '' entertainment endüstrisin'' için algıların bu yönde olması umut verici  ....
      Üstelik bendeniz önemli bir üniversitenin Sinema Bol.mezun olarak aynen de boyle düşünüyorum . Sinemanın popüler kültür sanatı , yaşamın içinden gelen sekanslar gerçeği olduğunu kabullenmemek mümkün değil .
     Türk ve Dünya Sineması Tarihine baktığımızda geçiş dönemleri , siyasal ve ekonomik etkenlerin sinemaya yansıdığını görürüz . Buarada uzun uzun o sıkıcı entel satırlara yer vermek istemiyorum . Çünkü buan yaşadığımız '' ZAMANIN RUHU''na ( Zeitgeist ) uyumsuzluk göstermenin tuzağına düşmek ne beni , nede başkalarını biryere taşımaz duygusundayım ....
       Uyumdan kastım yanlış anlaşılabilinir endişesiyle şunu  da vyrgulamak isterim ki : Sinema bir toplumun en iyi başkaldırı sanatıdır !Türk Kadınının çelişkilere sürüklendiği şu günlerde böylesine bir festivalin jüri başkanlığına Hülya Avşar gibi bir karakterin olağanüstü seçim olduğunu tekrar altını çizmek isterim .Kürtajın , kadına şiddetin vs vs tartışıldığı bu ülkede '' kadın ve mastürbasyon'' gerceğini perdeye taşımız babayiğittir Hülya ....
        Anneliği konusunda toplumun nerdeyse herkesiminde gıptayla izlenilmesi de cabası ...
        Kimsenin sırtından mastürbe olmasına izin vermeyecek kadar da sahici ...
        Levent Kırca'nın olaya tavrına gülüp geçiyorum . Ve biliyorum ki Hülya'da öyle yapacak . Yıllarca popüler kültürün en güçlü kitle iletişim aracı olan TV'de parodilerle reyting rekorları kıran, Kırca'nın reytingi bu kadar yüksek birine aldıgı tavrı anlıyamıyorum ?
       Eğer dert entellektüel sinema kaygısıysa eğer , zaten o tür filmler festival dışı değer görüyor endişeye mahal yok diyorum . Bu eserler yoruma ve seyire açık olup kategori dışıdır . Dikkat edilecek olursa bu tarz filmler zaten dünya festivallerinde yer almıyor .
     Sinema tüm sanatları içine alan ve bir o kadar toplumsal , bireysel , populer kültüre hizmet veren sanyidir . Bu sanayinin canlanması için popüleritesi olan herkesin juride olabilmesini desteliyorum .
      Garip olan ise Hulya zaten bu sektorde basarılı bir oyuncu olduguda kabul edilmis aktristir . Sinema oyuncusu olmak için oyunculuk eğitimin gerekliliğine inansamda , yetenegin , fotojeninin yadsınamıyacagını net vurguluyorum . Sinema oyunculugu demek Tiyatro oyunculugu eğiti almak demek degildir . Bu endustri anlaşılmaya başladığından bu yana da '' aktör -akrist studyoları ''na talep giderek artmaktadır ...
         Uzun lafın kısası;son yıllarda hızla temelleri atılan ve gelecekte dünyayı bir avuç kılacak ENTERTAINMENT ENDUSTRISININ kadın meferlerindendir Hülya Avşar .....
        İçimden keşke Demet Akalın , Tarkan , Ajda , Sergen vs vs vs gibi magazini bol kişilerde böyle jürilerde yer alsa .... Samimiyim ...
       BalckBeryy den sunu yazabildiğim bu olaganustu sanayiyi seviyor , yoluna taş koyan ''tutucu'' her kafaya öfkeleniyorum !
       Sinema bir '' Simülasyon '' sanatıdır . Ve Hülya Avşar bu toplumda çok kere Simüle edilmiş modeldir . Onca olaya bazan tek başına diklenmiş , eleştiriler karşısında yanlız başına mücadele vermiştir . Ve hep samimidir ... Mutlu yalanlarında bile :)
       Beyensenizde beyenmesenizde yadsıyamazsınız ....
       Yeterlilik konusu ise görecelidir . Ve kimse kimsenin yeterine DUR diyemez  ....
        Levent Kırca'nın 70 'li yıllardaki oyun trenini ağzı açık izlediğimiz günlerden bugüne, değişimin kabul edilmesinin herkes en çokta kendisi için ne kadar mühim birşey oldugunu inşallah Sinema Ynt.Oğlu Umut Kırca süratle anlatacaktır .....
        Hülya'ya da bir NOT : Acele sinema filmi yap . Oyna yada oynama ama mutlaka yonet ...
       Uzun zamandan beri en renkli ve en çok konuşulan Antalya Altın Portakal Sinema Festivali için şimdiden mutlu ve heyecanlıyım . Türk Sineması elbetteki Hülya demek değildir . Ama Hülya demenin çoğunluğu sinema demektir beylerrrrrrrrrrrr ........
       Sinema bir EFENDİ Bey'se eğer , Hülya Abi vardır .....
       Ben kaçtımmmmmm :)
       Kendime NOT : Dokuzeylül Uns.GSF-Sinema Bol. arkadaşlarımın beni eleştireceklerini biliyorum . Olsun bende onların Derya'sıyım bakın bunuda biliyorum :)
     

1 yorum:

Bülent Taşdemir dedi ki...

Ve uzun yıllardan buyana ilk defa Hülya sayesinde Altın Portakal bu denli popüler oldu.